şenlikler / tarihin pırıltılı ve komik aynası. |
1 | 2 | 3 | 4 |
Surnamelerden
edindiğimiz bilgilere göre de şenliklerin büyük bir bölümü At Meydanı'nda,
bu günkü Sultanahmet'te gerçekleşmiştir. Padişah'ın oturup şenlikleri
seyrettiği yer sonradan yıkılmış İbrahim Paşa Sarayıdır. Meydan'
da Dikilitaş, Yılanlı Sütun ve Örme Sütun yer alır. Sürnamelerde
gördüğümüz bu şenlik meydanı nakkaşın kafasındaki At Meydanı'dır.
Okmeydanı, şenliklerin gündüz yapılan kısmı için seçilen mekandır.
Bu gündüz şenliklerinin önemli bir kısmı da Haliç'teki Sahil Sarayı'nda
geçmektedir. Bu saray Aynalı kavak Sahil Sarayı ya da Tersane Sahil
Sarayı da olabilir. |
Şenlik
oyuncuları Evliya Çelebi'nin yazdığına göre"İstanbul'da bir şehzadenin sünneti ya da bir fetih kutlaması yapıldığında ya da büyük bir kişinin ataması kutlandığında, şarkılar, çalgıcılar, köçekler, sanatçılar, davulcular, hokkabazlar, soytarılar, komedyenler, bir gün ve bir gece ya da iki gün ya da beş gün süreyle gelip oynarlardı."
Padişah şenliklerine halk yalnızca seyretmek için gelmiyordu; esnaf, alanlarıyla ilgili çalışmalarını, yeteneklerini sergilerken şenliğin havasına uygun oyunlar çıkarıyor, yeniçeriler ve sipahiler hüner gösteriyorlar, tersane çavuşları, çıplaklar bu hünerlere katılıyorlardı. Ayrıca, şenliklere gelen yüzlerce oyuncu, hüner sahibi kişiler, hezarfenler, fişek ustaları, ışık ressamları, dervişler, yazarlar ve ressamlar yanısıra seyre gelmiş halk arasından hüneri olanların gösterilere katkıları oluyordu |
II.Mahmut'un şehzadesi Abdülmecit'in sünneti dolayısıyla yaptırdığı şenlikte Yahudi'lerin çeşitli yöresel kostümler giymiş olarak, kendi yaptıkları dev kuklalarla geçit resmine katıldıklarını izleriz. Ayrıca, hareket eden ejderhalar, kaplumbağalar, doğa-üstü yaratıklar bu gösteride Yahudiler tarafından geçirilmiştir." Bu şenlikte savaş oyunları kadar, çeşitli hünerbazları ve hokkabazlar vardı. Yabancı tanık, savaş oyununda bulunanlar için "sayıları on bir bin" kadardı, der. Neden şenlikler yapıldı Şenlikler, Osmanlı İmparatorluk döneminde, sivil yaşama ait çok önemli bilgiler sunduğu gibi çağdaş anlamıyla da çok başarılı halkla ilişkiler çalışmalarıdır. Yabancı devlet konuklarının da katılımıyla da bu işlevleri kuvvetlendirmiş, zenginleşmiştir. Çeşitli vesilelerle yapılan bu şenlikler törenleriyle, kurallarıyla, töreleri ve anlayışıyla, düzeni, gösterişi ve parlaklığıyla, ziyafetleri, armağanları, politik özellikleriyle, konuk ağırlamaktaki stratejileriyle, eğlenceleri, hünerleri, sanat eserleriyle, bu şenlikler aynı zamanda Türk kültür tarihinin dikkatle incelenmesi gereken önemli kaynaklarındandır. Bu şenliklerin Avrupa'daki örneklerde olduğu gibi sarayın tekelinde kalmamış olması, halkın da olanaklarına göre bayram, doğum, sünnet, evlenme gibi olaylarda küçük çapta şenlikler düzenlemesi ve padişahların yaptıkları şenliklere de ayrım yapılmadan halkın da katılması, bunları toplumsal kültürümüzün ayrılmaz bir parçası durumuna getirmiştir. |